Bir kez gelip yerleşince içine nasıl atarsın ki? Hiç kuşkum yok bana birşeyler oluyor...
Depresif bir günümdeyim, bunaltılarımla yuvarlanıyorum; aynı yokuşun tepesinden elinden topunu kaçırmış çocuğun kocaman topu gibi.
Aynadaki aksimle beynimdeki ekolar çok farklı şeyler söylüyorlar bu ara.
Yaşlandın betül-hayır yaşlanmadın
Sıkıldın betül-hayır hayatından çok mutlusun
Bu ne ya açılın nefes almam lazım.Ben burdayım. İsteyen benimle kalsın istemeyen istediği yere gidebilir. Ezilmek istemiyorum.
Yüreğimi ezen kamyonlar çekilin üstümden. Ben istediğim zaman istediğim yerde yola çıkarım.
Ancak şimdi değil, değil....
..............................................................................................................................................................
(( Kaan bir türlü bloguna girip yorumumu yazamadım. Blogtaki problem beni öldürecek. En sonunda affına sığınarak SU PERİSİ yazına küçük yorumumu buraya yazmak istedim:) Su perisi dilekleri gerçekleştirirmiş doğru mu? Umarım senin dileğin gerçekleşmiştir. Çok tatlı bir yazı olmuş. ))
eğer çatlamış nar gibiysen, çok şey vadediyorsun hayata ve kendine...sayısız planın var biri olmazsa öbürü olur..ne kadar şanslısın bir o kadar da güçlü..
YanıtlaSilama bence sen yine de zamanı öyle bol bol kullanma..
sevgiler :)
Teşekkürler EminE:)
YanıtlaSilBelkide kafamdakilerin fazlalığı bunlar, galiba sıraya koymam lazım.
Sen halledeceksin nasılsa, bu geçici bir his, geçici depresif ruh hali.
YanıtlaSilAslıııı getir gaza getir gaza sonra çekil kenara:))
YanıtlaSilEvet betül, Su Perileri dilekleri gerçekleştiriyor. Benim bir dileğimi gerçekleştirdi Sarmaşık :)
YanıtlaSilBloglara giriş zormuş evet, ama ben bir şekilde sorunsuz girebiliyorum (Acaba Sarmaşık'tan kaynaklı mıdır?)
Betül, senin neyine hayranım biliyor musun; yaşadığını, içindeki çalkantıyı, bunalmayı, bazen siniri, bazen boş vermişliği, kelimelerin ardından değil, olabildiğine açık yansıtmana...
Gelip gidenler arasında en az bırakanlar mutluluklar oluyor değil mi? Acı, hüzün ve düşmeler ısrarla yürek çeperimizde yer ederken, zaten az sayıda gelen mutuluklar hemencecik kayboluyor. Ve bir başımıza kalıp ellerimiz gene o mutlu olmadan önceki başımızı kavrarken düşünüyoruz: "Biz mi fazlayız, hayat mı az?"
Bazen deli ruhum, diğer deli ruhları bulunca, yahu diyor, acaba ayda bir toplansak da birlikte delirsek ve kuyulara atlasak mı?
:)
Biliyor musun, ne gaz, ne motivasyon şekeri; sen şu ruh halini ellerini bile oynatmadan bir saniyede yıkacak kadar güçlü ve deli bir ruha sahipsin!
NOT: Söylemeden geçemeyeceğim "Çatlamış Nar" ne de güzel bir betimlemedir ya! (Telif hakkı sende ise bir kereliğine kullanabilir miyim acep?
Aslında mutluluklar daha az iz bırakmıyor sanki. Sadece beynimize öyle kazınmış ki, mutsuzlukların daha fazla iz bıraktığı...
YanıtlaSilDeli ruhlar toplantısı organize edebiliriz:)
Not'a cevap:)Kesinlikle o benim manyak zihnimden çıkma.Çünkü dün çatlamak üzerindeyken elimdeki meyve yere düşünce başlık yaz bölümüne uçuştu kelimeler:)Kullanman beni mutlu eder.